Kademeli Doğalgaz Tarifesi: Tasarruf Değil, Adaletsizlik Üretiyor mu?
GenelEnerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın gündeme taşıdığı “kademeli doğalgaz tarifesi” sistemi, vatandaşlar arasında tartışma yarattı. Elektrikte halihazırda uygulanan bu sistemin doğalgaza da uyarlanması planlanıyor. İlk bakışta enerji tasarrufunu teşvik etmek ve sübvansiyonları daha adil dağıtmak gibi makul gerekçelere dayandırılan bu adım, derinlemesine incelendiğinde ciddi soru işaretleriyle karşı karşıya kalıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın gündeme taşıdığı “kademeli doğalgaz tarifesi” sistemi, vatandaşlar arasında tartışma yarattı. Elektrikte halihazırda uygulanan bu sistemin doğalgaza da uyarlanması planlanıyor. İlk bakışta enerji tasarrufunu teşvik etmek ve sübvansiyonları daha adil dağıtmak gibi makul gerekçelere dayandırılan bu adım, derinlemesine incelendiğinde ciddi soru işaretleriyle karşı karşıya kalıyor.
Soğuk İklimlerin Suçu Ne?
Kademeli tarifede temel prensip, az tüketen az öder, çok tüketen fazla öder şeklinde. Ancak Türkiye gibi coğrafi ve iklimsel farklılıkları keskin olan bir ülkede bu sistem gerçekten adil mi?
Erzurum, Hakkâri, Sivas gibi sert kış koşullarının yaşandığı illerde doğalgaz tüketimi kaçınılmaz olarak yüksek. Bu illerdeki vatandaşlar, yaşadıkları coğrafi konumun bedelini daha kabarık faturalarla mı ödemek zorunda kalacak? Aynı tarifeye göre, Adana veya Mersin gibi ılıman iklime sahip şehirlerde yaşayan vatandaşlarla aynı ölçüde destek alamamaları, bölgesel adaletsizlik yaratıyor.
Özellikle son yıllarda ekonomik baskı altındaki orta ve alt gelir grubu, doğalgaz sübvansiyonlarıyla nefes alabiliyordu. Ancak şimdi, gelir düzeyi yüksek olanlara sübvansiyon verilmemesi planlanıyor. Bu karar, kulağa adil gibi gelse de uygulamada ciddi sorunlar doğurabilir. Çünkü Türkiye’de gelir beyanı sistemi yeterince şeffaf değil. Gerçekten ihtiyacı olan bazı vatandaşların, sisteme kayıtlı geliri yüksek görünebilir, oysa fiili yaşam koşulları çok farklıdır.
Bir diğer mesele ise kademelerin neye göre belirleneceği. Hane halkı büyüklüğü, konutun yalıtımı, bina yaşı, hatta kalorifer sisteminin verimliliği gibi unsurlar hesaba katılmadan yapılacak bir sınıflandırma, büyük haksızlıklara yol açabilir.
Uzmanlardan Uyarı: Adil Bir Alt Yapı Şart
Enerji ekonomistleri, kademeli tarifelerin başarılı olabilmesi için şeffaf, ölçülebilir ve sosyo-ekonomik farklılıkları gözeten bir sistem altyapısı gerektiğini vurguluyor. Ancak bugüne kadar yapılan açıklamalarda bu tür detaylara yeterince yer verilmiş değil. Bu da vatandaşlarda “yeniden bir vergi mi geliyor?” endişesini doğuruyor.
Eleştiriler Büyüyor
Sosyal medyada birçok kullanıcı bu yeni uygulamaya tepki gösterirken, uzmanlar da bu geçişin zamların önünü açabileceği uyarısında bulunuyor. Sübvansiyonların azaltılması, faturaların doğrudan vatandaşa yansıtılması anlamına gelecek. Bu da halihazırda ekonomik sıkıntı çeken halkın daha da zorlanacağı anlamına geliyor.
Tasarruf Maskesi Altında Yüksek Faturalar mı?
Kademeli doğalgaz tarifesi, kağıt üzerinde adil gibi görünse de Türkiye’nin gerçeklerine uymayan bir sistem olarak karşımıza çıkıyor. Enerji tasarrufu teşvik edilmeli elbette, ancak bunun yolu vatandaşın cebinden değil, sistemin eşitlikçi yapısından geçmeli.
Eğer bu sistem uygulanacaksa, mutlaka bölgesel iklim farklılıkları, gelir adaleti, yaşam standartları gibi değişkenler detaylı biçimde analiz edilmeli. Aksi halde bu uygulama, tasarruf değil, adaletsizlik üretir.
İlginizi Çekebilir