Erol'un Ön Seçim Israrı

Kurultayda yaptığı konuşmada Başta Özgür Özel olmak üzere ön seçimle gelen şahsiyetlerin siyasette birçok başarı hikâyeleri yazdığını örneklerle açıklayan CHP Milletvekili Gürsel Erol, kendisinin de üç dönem milletvekili olduğunu dile getirerek; “Ama şimdi dört dönem, beş dönem, üç dönem milletvekili olanlar, ben de üç dönem milletvekiliyim. Örgütünüzden korkarak milletvekili olamazsınız. Örgütünüzden kaçarak milletvekili olamazsınız. Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurumsal kimliği hepimizin üstünde. Ben yedi genel başkanla çalıştım. Ama buradan diyorum ki önseçim, önseçim, önseçim” diyerek taban ve sokak siyasetine vurgu yaptı.

Aslında CHP’nin 31 Mart yerel seçim zaferinin arka planında da isabetli isimlerin tercihi yatıyor.

Birçok il ve ilçede halkıyla barışık onlarla ve her zaman vatandaşıyla hemhal olmuş, mütevazı, ulaşılabilir isimler aday gösterildi ve seçim kazanıldı.

Adıyaman’ın büyük bir farkla, Bursa, Balıkesir, Üsküdar gibi Ak Parti’nin önemli kalelerinin CHP’ye geçmesinin altındaki gerçek de buydu. Neredeyse Çorum’un bile CHP’ye geçeceği bir siyasi atmosferin, CHP’de ön seçim ve halkın iradesine saygı gösterilerek oluşturacağı listeler ile ilk seçimde çoğunluğu elde etmesi içten bile değil.

Tüzük kurultayında yaptığı önemli çağrıda da görüldüğü gibi CHP’nin başarılarının artmasının halkın sesini dinlemekten geçtiğini ifade eden Gürsel Erol’un görüşleri kabul gördü ve takdir edildi.

Peki, CHP halka iner ve onların görüşlerini dikkate alırken Ak Parti ne yapıyor? Halka yaklaşıyor mu yoksa uzaklaşıyor mu? Yorum sizlerin…