MİLLETVEKİLİ AÇIKKAPI:TBMM'DE DÜZENLEDİĞİ BASIN TOPLANTISINDA ÜLKE GÜNDEMİ İLE İLGİLİ DEĞERLENDİRMELERDE BULUNDU

Milletvekili Açıkkapı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ile başlayan olayları değerlendirerek, yargı sürecinin gölgelendirilmeye çalışıldığını kaydetti.

Milletvekili Açıkkapı konuşmasında: “Son günlerde kamuoyunda oluşturulmak istenen bilgi kirliliği, hedef şaşırtma ve adalet sistemimizi itibarsızlaştırma çabalarına hep birlikte tanıklık ediyoruz. Özellikle sosyal medya üzerinden yürütülen organize kampanyaların tek bir amacı vardır: Devletimize olan güveni sarsmak, milletimizin vicdanını karartmak ve Türkiye’yi istikrarsız bir ülke gibi göstermek. Bu girişimler yalnızca içeriden değil, dışarıdan da beslenen ve Türkiye’nin huzuruna kasteden karanlık odakların ürünüdür. Buradan çok net bir şekilde ifade etmek isterim: Devletimize, adalet sistemimize ve toplumsal huzurumuza yönelik hiçbir provokasyona geçit vermeyeceğiz. Hukuku işlevsizleştirmek, şiddeti meşrulaştırmak ve yargıya müdahale etmek isteyen bu kirli senaryolara karşı dimdik duracağız. Algı operasyonlarına, çarpıtılmış ifadelerle kamuoyunu yönlendirmeye çalışanlara sessiz kalmamız mümkün değildir. Bazı çevrelerin sokakları hareketlendirme çabaları, sadece anayasal düzenimize değil; aynı zamanda milletimizin ortak iradesine ve demokrasiye yapılmış doğrudan bir saldırıdır. Provokatif çağrılarla yargı süreçlerini gölgelemeye çalışanlar, şiddeti ve kaosu körükleyerek toplumsal barışımızı tehdit etmektedir. Ancak biz bu senaryoları çok iyi tanıyoruz ve bu odaklarla mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz.” Dedi.

Herkesin yasalar karşısında eşit olduğunu vurgulayan Milletvekili Ejder Açıkkapı: “Adaletin tecellisini engellemeye çalışanların asıl hedefi yargı üzerinden siyaset mühendisliği yapmaktır. Oysa bu millet, yargının siyasallaşmasının geçmişte nelere mal olduğunu çok iyi bilmektedir. Türkiye bir hukuk devletidir. Herkes yasalar karşısında eşittir. Hiç kimse siyasi pozisyonunu, adaletin üstünde bir kalkana dönüştüremez. Milletimiz bu oyunun farkındadır ve bir daha aynı tuzağa düşmeyecektir. Ayrıca uluslararası medyada Türkiye’ye yönelik sürdürülen dezenformasyon kampanyalarına da dikkat çekmek isterim. Gerçeklikle hiçbir ilgisi olmayan, manipülatif içeriklerle ülkemizin itibarı hedef alınmaktadır. Ancak Türkiye, içerideki maşalarla ve dışarıdaki yönlendirmelerle yıpratılacak bir ülke değildir. Milletimizin iradesi, devletimizin kudreti, bu kirli senaryoları bertaraf etmeye fazlasıyla yeterlidir. Bu vesileyle tüm vatandaşlarımızı sağduyulu davranmaya, kışkırtmalara karşı dikkatli olmaya, adaletine ve devletine sahip çıkmaya davet ediyorum. Bu süreçte milletimizin ferasetine ve sağduyusuna olan inancımız tamdır. Cumhuriyet Halk Partisi’nin geçmişten günümüze organize ettiği mitingler, her seçim öncesinde bir “gövde gösterisi” olarak lanse edilmiştir. Ancak tarih göstermiştir ki, meydanlarda oluşturulan bu görüntüler sandıkta karşılık bulmamaktadır. Bunun en net örneklerinden biri, 2007 yılında gerçekleştirilen “Cumhuriyet Mitingleri”dir. Ankara Tandoğan’dan İstanbul Çağlayan’a, İzmir Gündoğdu Meydanı’na kadar milyonlarca insan sokaklara dökülmüştür. Ancak hemen ardından yapılan genel seçimlerde CHP yalnızca %20,88 oy alabilmiş ve milletin gündeminden ne denli uzak olduğunu bir kez daha göstermiştir. Bu mitinglerin temelinde milletin değerleriyle barışmak yerine onu şekillendirme arzusu yatmaktadır. CHP, tarihsel olarak halkın dini ve milli değerlerine mesafeli, zaman zaman da dışlayıcı bir siyaset izlemiş; bu sebeple geniş halk kesimlerinin güvenini kazanamamıştır. Bugün de benzer bir durumla karşı karşıyayız. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun kullandığı kutuplaştırıcı dil, yargı kararlarını hedef alan beyanları ve halkı “direnişe” davet eden söylemleri, demokratik olgunlukla bağdaşmamaktadır. CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in halkı sokağa çağıran açıklamaları da aynı şekilde kaos ve şiddetin önünü açmaktadır. Oysa Türkiye gibi seçimle iktidarın el değiştirebildiği bir ülkede sokak çağrılarının hiçbir meşruiyeti yoktur.” Dedi.

AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu millet, tarih boyunca her zaman iradesine, sandığa ve huzuruna sahip çıkmıştır. CHP, siyaseti sokakta değil; mecliste ve sandıkta yapmayı öğrenmedikçe milletin güvenini kazanamayacaktır. Milyonların aklına, kalbine ve vicdanına seslenemeyen bir siyasi anlayış, meydanlarda ne kadar kalabalık toplarsa toplasın, halkın gerçek desteğini arkasına alamaz. Bu vesileyle son günlerde sosyal medyada ve bazı mitinglerde sarf edilen çirkin sloganlara da değinmek istiyorum. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, muhterem anneleri merhume Tenzile Erdoğan hanımefendiye, ailesine ve inancımıza yönelik yöneltilen hadsiz, edepsiz ve insanlık dışı ifadeleri en sert şekilde lanetliyorum. Toplumumuzun değer yargılarına, ahlaki sınırlarına ve aile mahremiyetine yönelen bu saldırılar, sadece siyasi taşkınlık değil; milletimizin inancına, asaletine ve irfanına kast eden bir şuursuzluktur. Bu seviyesizliğe zemin hazırlayan, halkı provoke eden her türlü tutum ve açıklamayı reddediyoruz. CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in bu noktada sorumluluk alması ve toplumsal barışı tehdit eden bu dili terk etmesi elzemdir. Milletimizin sağduyusu, feraseti ve adalete olan inancı, bu çirkin dilin ve karanlık senaryoların üstesinden gelecektir. Türkiye’nin istikrarına, birlik ve beraberliğine kasteden her odak karşısında milletimizin iradesi galip gelecektir. Bugün her zamankinden daha fazla kenetlenmeye, aklıselimi elden bırakmamaya ve birlik içerisinde geleceğe yürüme kararlılığı göstermeye ihtiyacımız var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, köklü geçmişi ve güçlü kurumlarıyla bu tür sınamalardan defalarca geçmiş ve her seferinde daha da güçlenerek yoluna devam etmiştir. Bu süreci de aynı metanetle, aynı kararlılıkla aşacağımıza yürekten inanıyorum.”