DUR YOLCU

Sevgili okurlar; Her 18 Mart gelende kim neler demiş, bugünün anlam ve önemine dair hangi konuşmaları yapmış diye bir çift yaşlı göz ve buruk bir yürekle izlerim televizyon ekranlarını.
 
Konuşurken bazıları, ben hep dalarım uzaklara
Kilitbayır’da, Lapseki’de, Ecebat’ta,Ezine’de neler yaşanmış, Kurtuluş savaşının kucaklarında bebek değil top mermisi taşıyan kahramanları o zamanki yoksullukta  bu zaferleri nasıl kazanmış  onları hayal ederim.

Ama hayal dünyasındayken konuşmasını sürdüren ekrandaki konuşmacıya da sesim intikal edecekmiş gibi ,’’Sayenizde efendim, sayenizde derim!!!

Yüce fikirleriniz, dehanız, evrensel öngörüleriniz sayesinde kazanıldı bu topraklar’’İnanın siz yada sizler gibi düşünenler olmasaydı bu ülkede, bizler  hala düşmanlarımızın sömürgesi altında yaşıyor olacaktık (!) Onun için iyi ki varsınız ve iyi ki bu ülkeyi kurtaracak kadar zengin olan bir güce sahipsiniz diyerek MIRILDANIYOR ve onlara şunu söyleyerek avutuyorum kendimi.

Sizlerin sayesinde kucağında çocuk değil top mermisi taşıyan kadınlarımızın torunları, Teknolojinin ilerlediğini düşünerek insan gücünün yerini robotların aldığını varsayıp, biri eşikte-biri beşikte, biri havada-biri tavada doğurma yarışına girmiş gününü gün etmenin telaşındalar.

Bu durumda ülkemize çok büyük ivmeler kazandırmış, düşmanlarımızın gözünüzü hep korkutmuştur. Korkutmaya da devam edecektir İnşallah.

Sayenizde  kurtuluş savaşlarında mermi taşımak yerine yan gelip yatacak, Vatan kurtarmanın ne demek olduğunu vatana göz dikenlerin amacının ne olduğunu bilmeden ölüp gidecekler pisi pisine!…

Ancak, ben gibi her karış toprağı aziz şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış aziz vatanımızı bölmek ve parçalamak isteyenlere karşı tüm dünya milletlerine örnek olacak bir destanı, 18 Mart Çanakkale savaşı ve zaferi en güzel şekilde ifade etmektedir anlayışına sahip olanlar müstesnadır tabiî ki.

Onlar her zaman vatanımıza göz dikenlere karşı hep dik durarak göğsünü siper etmiş ‘’Dur Yolcu bilmeden gelip geçtiğin bu topraklar bir devrin battığı yerdir, eğil de kulak ver bu sessizliğe’’  kimse boş yere umutlanmasın, o günkü ağır şartlarda bile düşmanına yenilmeyen Türk milleti, bugünkü gücüyle hiç kimseye boyun eğmez diyerek hayal dünyasında yaşayanlara aynen şunu demişlerdir.

Çabalarınız hep boşunadır ey ahali… Bilin ki; ’’Cumhuriyetimizin temellerinde yer alan  yüksek ruh ve şuur bedenlerimizde her zaman canlı kalacak, yolumuzu aydınlatmaya devam edecektir’’ diyorlar.

Ve ‘’Nasıl ki bir kızı topuklu ayakkabısı değil Namusu Yükseltirse 
Bir Erkeği de Vatanına verdiği değer ve ona katmış olduğu katkı Yükseltir’’
Anlayışıyla yollarına durmaksızın devam ediyor ‘’Önce Vatan’’anlayışıyla Namuslarının payidar olmaması için vatanlarına sahip çıkmak için yarışıyorlar.

Sözlerime son verirken ; Kanları ve canları uğruna bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, Aziz Milletimizden de Dini, dili ve de Irkı ne olursa olsun uyumakta oldukları kış uykusundan biran evvel uyanmalarını, vatanımıza göz dikmeye yeltenen şer güçlere karşı saflarını daha bir sıklaştırıp, bir ve diri olarak ve bugünün anlam ve manasına önem vererek bu vatanın hangi zorluklarla mücadele ederek kurtarıldığını ,Vatansız yaşanmayacağını ve vatansız bir hayatın hiçbir anlam ifade etmeyeceğini  bilmeleri gerektiğini rica eder, hepinizi  saygı ve sevgilerimle selamlarım.